29 Mayıs 2017 Pazartesi

Deneme 13

Damla damla çıkar oldun karşıma,
Eski yıkıcı dalgalarından eser yok. 
Artık daha az bakıyorum eski fotoğraflarına, 
zihnime giderek daha seyrek düşmeye başladın. 
Senelerin zehri nerede nasıl akmaya başladı bilmiyorum 
ama yüz yıllık bir ferahlama hissediyorum. 
Çok da kurcalamıyorum sebepleri.
Bu yaşımda öğrendim ki; ne kadar az kurcalarsam o kadar iyiyim. 
Ne kadar bırakırsam kendimi su yatağına, o kadar iyi..
Bırakmayı öğreniyorum belki..
Düşünmeyi azaltıyorum. 
Bir anda olmasa da adım adım..
Sorgularım da seyrekleşiyor. 
Hayatın beni eninde sonunda bırakacağı 
su kenarlarına, şehirlere, insanlara, duygulara direnmiyorum. 
Korkuysa korku, sevgiyse sevgi, acıysa acıya teslim oluyorum. 
Her neyse olup biten veya olacak olan, 
engelleyemeyeceğimi biliyorum.
Nasıl olsa hep sürecek diye 
kendi beynimi ikna ettiklerimden geriye dönüyorum. 
Mesela seni özlediğimi zannetmiyorum artık. 
Özlemenin bile bir alışkanlığa dönüşebildiğini görüyorum. 
Özlemeyi bırakıyorum. 
Eskide bir yerde saplanıp kalmış ruh parçamı kendime çağırıyorum. 
Ona diyorum ki; 
"yarım kalan hiç bir şey yok aslında. 
Her şey olması gerektiği gibi, olması gerektiği kadar".. 
Bana doğru koşar adımlarla geldiğini hissediyorum ruh parçamın.
Bir yıl daha geçerken, bin yıl daha büyüyorum.