22 Mart 2016 Salı

Tek

Oysa bazen tek istediğin, başını dizlerine dayamak, ellerini saçlarında, yüzünde hissetmektir. Hayatın tüm tasasını unutmak an meselesidir çünkü. Bütün o günlük telaşların yok oluverir, bilirsin. Sana kalsa iki çift laf etmeyeceğin insanların seni hırpalamaya çalışmalarına boş verirsin mesela. Şehrin negatif enerjisi, dünyanın kötülüğünün yükü sıyrılır bedeninden; sadece sıcak bir bakışla, iki kelimenin güzelliğiyle. Ellerini, yüzünü acıtan soğukta, durmadan okursun içini ısıtan cümleleri. Vazgeçmeyi saliselik bile düşünmezsin. "Dostluk" ve "Sevgi" dersin, en hakikatli şey yeryüzünde. Uğruna yaşanacak....Dostluğa bağlanmak ister kırılmaya hazır yüreğin. Ah o yerle bir eden hassaslığımız. Bir kaç cümle fazladan konuşsan veya duysan ağlamanın kaçınılmaz olacağı "o" tuhaf anlar...Konuşman gereken yerde susar, susman gerektiğinde ağız dolusu konuşursun. "Neden" dersin hep kendi kendine...Nerede fazlayım, nerede eksik? Kendinle kalır, kendine kalırsın. Her şey bir yana; çaba görmek istersin, sabır ve dirayet. Anlaşılmak istersin. Yokluğuna alıştıklarını bulduğundaysa, şaşırır ve korkarsın. Oysa insanlığın en kalıcı hatasıdır belki, beklemek..

Hiç yorum yok: