24 Aralık 2014 Çarşamba

İyilik Yapan İyilik Bulsun

İnsan iyi olana hemen alışır. İyi yaşam şartlarına, iyi insanlara, iyi davranışlara. Alıştığımız her şeye biraz daha rahat biraz daha özensiz davranırız maalesef. Oysa hepimizin gözden kaçırdığı bir nokta var. Ben, sen, o ayırmadan hepimizin yaptığı bir hatadır bu. Söz konusu her kim olursa olsun, hayatımızdaki insanların bize verdiği güzellikler, iyi davranışlar, gösterdikleri anlayış asla görevleri değildir. Sizi sevdikleri için yaparlar. Karşılık beklerler veya beklemezler, bu bambaşka bir konu. Mühim olan şey kendi adımıza bu davranışların kıymetini bilip minnettar olmanın sınırlarını aşmamaktır. Eksildiğinde, azaldığında hesap sormadan önce karşımızdakinin bir sıkıntısı olup olmadığını düşünmeliyiz. Sonrasında bir yanlışımız mı oldu diye düşünmeliyiz. Kimse sevdiği birinden veya sevdiği davranışlarından öylesine vazgeçmez. Muhtemelen sadece yorgundur. Bunları kendi içimizde sorgulamalıyız. O iyilikleri bize sınırsızca sunan insanlara aksi şekilde davranmamız biraz nankörlük bir tutam bencillik ama en çok da "bu senin görevindi" demenin göstergesidir. Sevgi, anlayış, güven görev değildir. Karşılıklı emekle sonsuz olur. Yoksa bitmeyen, azalmayan ne kalır ki? 

Hiç yorum yok: