İlk Yaş Günü Partimiz

Derler ki ilk yaş günü özeldir, en güzel şekilde kutlanmalıdır...Hem bebeğin ilk yaşı olduğundan hem de anne baba için geçen zorlu seneyi aşıldığından. Ve aslında bebek pek de bir şey hatırlamayacağı için ilk yaş partileri genelde anne babalar ve aile içindir. Bizde de böyle oldu. Heyecanla bekledik bugünü. Planlar yaptık, hayaller kurduk.  



Öncelikle mekanı belirleyip Özkan'la davetiyelerimizi ve konuklarımıza dağıtacağımız hatıra kitap ayraçlarını keyifle hazırladık. 
İlk yaş günleri ailemizde kalabalık kutlandığı için evde değil "Happy Family Club" isimli parti evinde kutlamaya karar verdik. Hem evimize yakınlığı hem de araştırdığımız mekanlar arasında en iyisi olması sebebiyle seçtik bu mekanı. Açıkçası böyle bir mekan ayarlayınca bize pek iş düşmedi. Sadece ekstra 1 yaş süslemelerini kendimiz seçmek istedik. Onun dışında ikramlardı, pastaydı, mekanda çocukların eğlenmesi için hazır olan ağabey ve ablalar hazırdı. 

Bize minik kıza güzel bir elbise ayakkabı almak kaldı sadece. Normalde çok fazla marka giydirmeye karşıyız; "Çocuğun yediği helal giydiği haram" sözüne uyarız ama bu özel güne özel elbisemiz BG' dendi. 1. Yaş temalı süslemelerimizi de Parti Sepet'inden aldık.  Balonlarımızı uçan balon yaptırdık. Hoş bizim kız biraz enteresan önce balonlardan korktu sonra sonra alıştı. Kutlamanın olduğu pazar günü mekanımız süslendi, pastamız ve ikramlar hazırlandı, kalabalık misafirlerimizin çocukları ise kimsenin ayağına dolanmadan üst katta oyun alanı çok güzeldi ve parti boyunca hem onları hem de ailelerini mutlu etti. Partiyle ilgili tek şanssızlığımız Deniz'in 6. hastalığı geçiriyor olmasıydı. En azından ateşi düşmüştü ama çok enerjik değildi. Haliyle biz de biraz gergindik. 

Yaprak ve Özkan önceden mekana gidip süslemeler ve misafirlerle ilgilendi. Bense Deniz'le son anda geldim. Deniz kızı karşısında 50 kişi görünce çok şaşırdı. Neye uğradığını anlamamıştı yavrucak. Böylece partimiz başlamış oldu. Öncelikle bol bol fotoğraflar çekildi, Deniz kucaktan kucağa dolaştı. Bir süre sonra ise sıra asıl an'a geldi. 

Küçük hanım pasta törenine kral tahtına benzer bir sandalye ile taşındı.
Önünde kocaman pastası, karşısında bir sürü insan ve etrafındaki  balonlardan dolayı çok şaşkın ve meraklıydı. Bense adeta doğuma girerken olduğu kadar heyecanlı ve duygusaldım. Ağlamamak için gözümün kenarına kadar ulaşan yaşları içeri zar zor iteledim. Sonrası müzik eşliğinde mum üfleme ve pasta kesme ile devam etti. 

Haftalardır "kaç yaşındasın" sorusuna parmağı ile 1 ile cevap veren cadı tabi ki onca insan karşısında bu şovu gerçekleştiremedi. Ama benim için gülümsemesi ve şaşkın bakışları bile yeterliydi. Kuzenim Ümit anı video çekerek ölümsüzleştirdi, bol bol da fotoğraf çekildi. Alkışlar ve gülümsemeler eşliğinde yeni yaşına girdi bizim kız.

Pastalar yendi, ufaklık yine kucaktan kucağa dolaştı. 2.5 saatin sonunda ise üzerimizde yorgunluk, Deniz'in gözlerinde uyku ve elimizde mutlu anılar vardı. 
Eve döner dönmez adeta sızan doğum günü bebeği uyuyadursun bizse hediyeleri açmaya başladık. Onlarca hediyeyi özenle açıp yan yana dizdik. Amacımız Deniz uyanınca ne yapacağını görmekti. 
Tabi ki şaşkınlıktan uzun uzun baktı. Arada dönüp "bunlar ne" der gibi bize bakıyordu.  Oyuncaklarınla güle güle oyna, giyisilerini mutlu günlerde giy, kitaplarını oku, eşeğinle oyna :) takılarını tak, yeter ki sen mutlu ol tatlı kız :)
Bu parti için emeği geçen ve yanımızda olan herkese sonsuz teşekkürlerle...

Deniz Zeynep 1 Yaşında

"Çocuğun olunca zaman daha hızlı geçer" derlerdi de inanmazdım. Anne olunca büyüklerin söylediği her şey bir bir doğrulanmaya başladı. Biricik meleğimiz Deniz Zeynep artık 1 yaşında. Hamilelik heyecanı, stresli testler, mide bulantıları, karnımdaki tekmeler derken ha doğdu ha doğacak dediğimiz günler geri kaldı...Küçük Deniz kızı doğdu ve 1 yaşına geldi. Hem onun için hem de bizim için en mühim ve belki de en zor sene hızla geçip gitti. Uykusuz geceler, insanlık için küçük ama bizim için büyük adımlar, onun dünyaya bizim ona alışma süreçlerimiz derken aylar birbirini kovaladı. İlk günler gözlerini açamayan, üç ay boyunca kendi bedenini annesinin parçası zanneden minik böcek önce bakmayı sonra görmeyi ve zamanla da izlemeyi öğrendi. İzledikçe meraklandı, meraklandıkça keşfetmeyi öğrendi.  
Doktorum bana hamileyken istediğim bebeği sürekli hayal etmemi tavsiye etmişti. Bilmiyorum tesadüf müdür yoksa etkisi olmuş mudur ama Deniz kızım şu ana kadar hayallerimdeki bebek oldu. Munis, güler yüzlü, huzurlu, sakin ve mutlu bir bebek. Bizi hiç üzmedi. Biz de ona hak ettiği huzurlu aile ortamını vermeye çabaladık. 
İlk üç ay gaz sancıları çektik, eve geldiğimiz birkaç gün emzirme sorunları yaşadık, ateşlendiğinde başucunda sabahladık ama onunla geçen 1 sene yaşamımızın en keyifli senesiydi. Kim inkar edebilir ki bir bebeği büyürken izlemek dünyanın en büyük macerası'dır. Kim inkar edebilir ki dünyanın en zor ama en güzel işidir bir bebeği büyütmek ve yaşama hazırlamak...
Deniz'in doğumu beni de her kadın gibi büyüttü, olgunlaştırdı ve büyük değişiklikler yarattı. Hayata, dünyaya bakışım değişti. Önceliklerim, tepkilerim, hayallerim farklılaştı. Ama en önemlisi artık önce kendimi, kızımı ve ailemi düşünür oldum. Belki çok doğal ve biraz bencilce ama huzurumuzu kaçıracak her insan,her varlık veya her olay  artık hayatımdan uzak dursun istiyorum. Zorunluluklardan, mecburiyetlerden mümkün olduğunca kaçınmaya çalışıyorum. Çünkü biliyorum ki mutlu anne, mutlu baba, mutlu ortam eşittir mutlu bebek. Benim ilk amacım da Deniz kızının önce sağlıklı sonra huzurlu ve mutlu bir çocuk ve birey olması. Buna göre atacağım tüm adımlar bir "anne" olarak bana mübahtır artık :)
Deniz'in bu ilk ve zorlu senesinde yanımızda olan ailemiz ve dostlarımız da bu yazıdan eksik olmamalı tabi. Onlarsız Deniz kızı asla bu kadar mutlu olamazdı. Gösterilen sonsuz sevgi ve ilgi mutlu yaşamın temellerini atmasına çok yardımcı oldu. Bu yazıyı okuyan ve yanımızda olan herkese başka anneler ve babalarımıza teşekkürü borç bilirim :)
Nice yeni yaş yazılarımız olsun..Bol bol yazalım Deniz kızı büyüyünce hepsini okusun...
Mutlu seneler ufaklık..Sen iyi ki doğdun, iyi ki bizim kızımız oldun. Allah seni bizden bizi senden ayırmasın. Yetişkin olduğunu, anne olduğu görelim..